4 Şubat 2011 Cuma

İtiraflarım - Part I-

+ Kieslowski'nin, "Dekalog" serisinin yedincisinde "Madam Bovary okuyan tren istasyonu görevlisi kadın" ile ne anlatmak istediğini çözebilmiş değilim.

+ Marksizm'in gelişkin işçi sınıfının doğal ideolojisi -bir nevi "sınıf bilinci" hesabı- olabileceğine bir türlü aklım yatmadı. Sanırım kafamı karıştıran kişi George Orwell oldu. (Marks iyiymiş de, çevresi kötüymüş.)

+ Reha Erdem sinemasını "ikinci yeni"'ye benzetenlere, sürekli bunun aksini ispatlamaya çalışırım. Çünkü bu güzel ve yerinde benzetmeyi ben düşünüp bulumadığım için onları çok kıskanırım!

+ "Bilmek, sebebleri bilmektir." diyen Aristotales candır. Bu yüzden malumatfuruş (bilgiç) kişilerden hazzetmem; alim (bilgin) kişilere saygıda kusur etmem; arif (bilge) kişilerse zaten saklıdırlar, ben gibi fakirle muhatap olmazlar.

+ "Kara Kitap" romanını okuduğum günden beri büyük bir özentilikle dolmakalem kullanıyorum. Ayrıca dolmakalemime yeşil mürekkepli kartuş arıyorum. Bulamıyorum!

+ Prodüktörün figüran tuttacak parası olmadığı için, esas kızı bomboş bir pavyona getirmek zorunda kalan esas oğlana: "Seni bütün gözlerden kıskandığım için pavyonu kapattım!" dedirten senaristlerin yazdığı Yeşilçam melodramlarını, sırf bu samimiliklerinden ötürü bile hala bayıla bayıla izliyorum.

+ "Ba'sü ba'de'l-mevt": Nedense bu tamlama/tanımlamayı telaffuz etmek hoşuma gidiyor. Bazen kendi kendime söyler dururum, gereksizce.

+ Tutunamayanlar'ın Selim'inden daha akıllıyımdır: Çünkü onun aksine, evlenmeyi düşünüyorum!

+ Ortalama bir buçuk sene "sinema" eğitimi aldım akademik düzeyde. Lakin aklımda kalan tek pratik bilgi şu: Tripodun ağır olan makbuldür!

+ Jean Baudrillard'ın "Fotoğrafı çekilen nesne, geri kalan her şeyin yok olmasının izidir sadece. Neredeyse kusursuz bir cinayet!" cümlelerini okuduktan sonra hiçbir fotoğrafa bakamaz oldum. (Ayrıca "fotoğraf sanatı" diye bir şey de yoktur, inanmayınız.)

+ Şiir (naçizane) yazmaya uğraşırken (bkz: tevazu) Rilkeleşiyorum çoğu zaman. Yani ayakta yazıyorum; ama sol elimde şarap kadehi değil, çay bardağı oluyor!

+ "ve gözüm eşyamda değil" dizesini ben yazmış olsam, daha da kalemi almazdım elime.

1 yorum:

  1. Üçüncü ve onbirinci itiraflarına dipnot!

    - Üç - Marksizm gelişkin işçi sınıfının doğal ideolojisi falan değildir. Öyle olsa Marksistlere ne gerek var? Kısacası, Marksizm bir sınıf ideolojisidir; ancak asla sınıf indirgemeciliğiyle açıklanabilecek bir ideoloji değildir.

    - Onbir - "Fotoğraf gerçektir. Sinema, saniyede 24 defa gerçektir" demiş Godard.

    YanıtlaSil